Bu gün;
Babamın gülüşü,
düştü aklıma..
Her kesin babası iyi yürekledir,
Çok az baba ölürken,
Oğlunun ismini sayıklar……..
Çok az evlat…
Sadece babası için değil..
Nefesi emek, saçları ter kokan
Babaları için ağlar…
Habersiz kalır evlatlar ….
Babalarını ölümüne,
Yıllarda geçse aradan
Ölüm duyulduğunda
Yaşanan ilk günün acısıdır,
Zaman ne kadar eskide olsa
Bir güvercin konar matlanın duranına
Ağlamaklıdır Diyarbakır zindanı..
Çekilmez olur zaman..
Göçüp giden sadece baba değil,
Gülüşüyle yüreğinizi aydınlatan,
İlk sevgilide gitmiştir…
Gelinlikler içinde,
Zindanda gün sayar gibi..
İlk sevgiliyi de,
Ölülerden sayarsınız…
Çokça tanıksınız..
Dost ve arkadaş ölümlerine…
Ağır olan ölürken bile,
Gülüşüne hasret kaldığınız
Babanızın isminizi sayıklamasıdır..
Matem kokan, karanlık bir gece,
Gözleriniz yağmurlara gebe..
Babanızın gülüşleri ..
Hasret kaldığınız yıldızlara,
Ve güneşe karışmış…
Ölüm gerçeğine inat..
Babamın gülüşleri düştü
Yüreğime ..
Gece sabaha dönmez…
Elim kolum bağlı..
Babasızlığın isyanı karışır..
Diyarbekir gecelerine..
Dicle ve Fırat habersiz akar…
Gece gündüze, gündüz geceye gebe…
Acılara ve işkencelere inat!..
İnadına babamın gülüşlerini çizdim
Beton duvarlara..
Yaşamın güzelliklerini yüklenmiş
Babamın gülüşüne…
Cinsiyetsizdir gözyaşları…
Erkekler ağlamaz demeyin ha…
Gözümde ki yaş değil,
Yaşam yağmurlarıdır,
Habersiz akar geceye..
İlk kez bu gece
Umuttular gebe bıraktı acıları..
Bu gece bir baba değil ölen,
Yüzlerce babanın gülüşleridir
Düşlerime yüklenen…
Ben babamın gülüşlerinden öğrendim
Küllerimden yeniden doğmayı…
Her mevsim bahardır şimdi gözlerimde
Bu gün babamın gülüşü
Düştü yüreğime..