BAŞHEKİMLİK KRİZİ VE SENDİKA SEÇİMİ

Şanlıurfa’da Memur-Sen’e bağlı iş kollarında seçim sürecine girildi. Önce iş kollarında delege seçimi yapılıyor daha sonra da başkan ve yönetimleri belirleniyor.

Bu seferki seçim çok sürtüşmeli ve gergin geçiyor. Çoğu iş kolunda mevcut yönetimlere karşı rakip listeler ortaya çıkmaya başladı. En fazla gerginlik ise Sağlık-Sen’de yaşanıyor. Özellikle Şanlıurfa Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ndeki (ŞEAH) delege seçimlerinde adeta kıran kırana bir mücadele var. Mevcut yönetim şuana kadar yapılan hastanelerdeki seçimlerde 83 delege kazanırken, rakip liste 58 delege çıkardı. Yani ŞEAH seçimi belirleyici olacak.

ŞEAH Başhekimi Dr. İdris Kırhan’ın mevcut yönetime karşı hareket ettiği ve çalışanlarına yönelik mobbing uyguladığı iddiaları üzerine seçimin yapılacağı Salı gününden bir gün önce görevden alındı. Yerine Kamu Hastaneleri Birliği Başkan Yardımcısı Yusuf Yavuz “valilik oluru” ile atandı. Zaten Kırhan da 3 ay önce valilik oluru ile göreve gelmişti. Böylece seçimin yönetim tarafından müdahalesi olmadan yapılması planlandı. Ne olduysa bu saatten sonra oldu.

Gün boyu geç saatlere kadar süren ciddi bir “başhekimlik krizi”ne tanık oldu Urfa. Biz “görevden alındı” diye haber geçiyoruz, Kırhan arayıp “görevimdeyim” diyor. Görevinden alındığına dair resmi yazıyı buluyoruz, Kırhan “ben onu imzalamadım” diyor ve gidip atanan yeni başhekimi koltuğundan kaldırıyor. Bu durum görüntülere de yansıdı. Delege seçiminden bir gün önce yaşanan bu kriz, Ankara ile Şanlıurfa arasında yoğun bir telefon trafiğine sebep oldu. Krizin Ankara’daki muhatabı ise Şanlıurfa AK Parti Milletvekili Ahmet Eşref Fakıbaba idi.

Fakıbaba, seçim arefesinde başhekimin alınmasına karşı çıktı. Kendisine İdris Kırhan’a haksızlık yapıldığı iletilmiş. Kırhan tarafından mobbing uygulandığı iddialarından ve mağdur olduğunu öne süren sağlık çalışanlarından haberi olmamış Fakıbaba’nın. Görevden alınmasına rağmen, arkadaşlarıyla alkışlar eşliğinde geri dönüp oturan Kırhan da, Fakıbaba’ya güvenerek krizin büyümesine sebep oldu. Bu durum Şanlıurfa’da eşi görülmemiş bir krize dönüştü. Kırhan, ilk etapta bizi de yanılttı. “Göreve iade edildim” dedi, ardından fiili olarak valiliğin kararını tanımayarak gidip makama oturduğu görüntülerle ortaya çıktı.

Öyle zannediyorum ki bu saatten sonra ne vali ne il sağlık müdürü artık Urfa’da durmak istemeyecektir. Çünkü sadece bir başhekimle ilgili inisiyatif alamamalarıyla kalınmamış aynı zamanda sağlıkta otorite boşluğunun da meydana gelmesine sebep olunmuştu. Derken ŞEAH’deki seçim ileri bir tarihe ertelendi. Ve dün de İl Sağlık Müdürlüğü, il müdürü hariç tüm daire başkanları ve idarecilerin sözleşmesini feshetti. Müdürlüğe göre, yılda bir yapılan rutin uygulama ve başhekimlik krizi ile alakalı bir durum değildi. Ancak kafalardaki soru işaretleri daha da arttı.

Seçim nasıl olur, nasıl sonuçlanır bilinmez ancak Şanlıurfa açısından hiç hoş olmayan bir durum ortaya çıktı. Aynı sendikanın kendi içerisinde seçimini yapamamasının başlı başına bir sıkıntı olduğu şehirde aynı zamanda sağlık camiasını ürküten bir durum da oldu. Ve maalesef koltuk savaşı yüzünden Şanlıurfa bir kez daha yara aldı.

Fakıbaba’dan ve diğer vekillerden Şanlıurfa’da kimin nerede görev yapması gerektiği hususuna hiç girmemelerini rica ediyorum. Bu onların hakkı da olabilir ama kentte görev yapan gerek vali olsun gerek belediye başkanı olsun gerekse diğer yetkililer olsun hiçbirinde ne moral ne motivasyon kalıyor. Şayet önemli bir atama yapılacaksa kendi aralarında mutabık kalıp, öylece gelmeleri gerekiyor.

Zira bu işlere yoğunlaşacaklarına Şanlıurfa’nın onlarca, yüzlerce çözüm bekleyen sorunu var. Elbette uğraşan vekiller de var ama bunlarla gündeme gelmelerini tavsiye ederim kimin nereye geleceği yada hangi STK'ya seçileceği ile hiç değil. 

YORUM EKLE
YORUMLAR
*
* - 5 yıl Önce

SONU HAYIR OLA KAFAN YORMA