Hizbullah 2

Önceki yazımda, Hizbullah örgütünün, kendi tabelasına uygun tutum ve davranışlar sergilemesi gereği üzerinde durmuştum. Zira, hem Allah'ın askeri olduğunuzu söyleyecek hem de '' Ben Müslümanım'' diyeni öldürecek, malını ganimet eş ve çocuklarını cariye ve köle olarak alacaksınız. İslam'da var mı böyle bir savaş hukuku? Hangi reel politik gerekçe ile yapılıyorsa yapılsın, bu duruma İslami bir kılıf giydiremezsiniz. İslam'ın, harbi müşriklere ya da kafirlere uygulamadığı savaş hukukunu şu an Suriye'de Müslümanlara uyguluyorsunuz. Müslüman coğrafyasında, Hizbullah tabelası altında, Müslümanların mallarını, ırz ve namuslarını kendinize helal kabul ediyorsunuz. Eğer Müslüman bir örgüt iddianız var ise, böyle yapamazsınız demiştim. 
Nitekim, Körfez İşbirliği Konseyi, Hizbullah'ı '' Suriye'de Müslümanlara uyguladığı şiddet yüzünden terör örgütü olarak ilan etti.'' Aslında bu karar gecikmiş bir karar. Daha önce de, Hizbullah'ın ilk kurucularından ve eski genel sekreteri olan Şeyh Subhi Et Tufeyli, Hizbullah için: Onlar, Suriye'de Rusya'nın basit askerleridir. '' İfadesini kullanmıştı. Olacağı buydu. Siz İslam coğrafyasında İslami olmayan tutum ve davranışları sergilerseniz, örneğin Rusya'nın , Esed'in veya İran'ın partneri olursanız, Müslüman vicdanlarda tabelanızın içeriği değişir. Hizbullah tabelası Hizbulmoskof , Hizbuliran , Hizbulesed Hizbulvahşet veya Hizbulterör olarak yer alır.
Salt mezhep saiki ile bir Müslüman, mezhebi farkı olan bir Müslümanın kanını, malını canını eş veya çocuklarını kendine helal kılabilir mi? Bu savaş hukuku İslam'ın neresinde yazılıdır? Bir Müslüman toplum, bir Müslüman ülke, başka bir Müslüman toplum veya ülkeye saldırırsa oradaki savaş hukuku nasıl işler? Tıpkı müşrikler veya kafirlere uygulananlar burada uygulanabilir mi ? Mesela müşrik , ateist veya kitap ehli bir ülke ile ittifak yapıp, Müslüman ülkeye saldırıp ora halkını öldürüp mal, örf, namusunu pay-u mal edebilir mi ? Bu mümkün mü? Hiç şüphesiz bu mümkün değildir. Ne Kuran'ı Kerim'de ne Sünnet'i şerifte ne de İslam tarihinde böyle bir olaya rastlayamassınız. 
Kuran'ı Kerim: ''Eğer inananlardan iki grup birbirleriyle savaşırlarsa aralarını düzeltin. Eğer biri ötekine karşı haddi aşarsa, Allah'ın buyruğuna dönünceye kadar haddi aşan tarafa karşı savaşın. Eğer (Allah'ın emrine) dönerse, artık aralarını adaletle düzeltin ve (onlara) adaletli davranın. Çünkü Allah, adaletli davrananları sever.'' (Hucurat 9)
Tam bu noktada Hizbullah liderine soruyorum. Bir Müslüman lider. reel politik hesaplarla bir Müslüman topluma saldırabilir mi? Asla saldıramaz, saldırmamalı.Suriye'de cereyan eden olaylar o kadar ahlaksızcadır ki, ABD dişişler bakanı John Kerry bile kendini tutamayıp Esad'e:'' Biraz ahlaklı olamaz mısın?'' Diyor. İslam alemi gerçekten acınacak bir durumda. Bir tarafta Müslüman olduğunu iddia eden Esed, Nasrallah ve türevlerinin Suriye'de ki kıyımlarına bakın, diğer tarafta onları biraz daha ahlaklı olmaya çağıran küresel güç olan ABD'nin insafına bakın(!) Danışıklı döğüş bu olsa gerek. Müslümanlığın değil, insanlığın bittiği noktayız. 
Hizbullah, İslam coğrafyasında Müslümanları 7/ 24 saat bombalayan Esed , Rusya ve İran'a partner oluyorsa, artık o tabela altında siyaset yapmaması gerekiyor. Kendine yeni bir isim bulması lazım zira mümin beyinlerde bu örgütün ismi çoktan değişmiş durumda. Ne zamandan mı? Nasrallah'ın:" Biz bütün varlığımızla esedi destekleyeceğiz" demişti ya, işte o zamandan beridir.
Yazık oldu . Bütün olanlara rağmen, hizbullahın suriye halkından af dileyip pişman olması ve Allah'a istiğfar etmesi gerekir . Yüce Allah uhdud facirlerine bile: "şayet tevbe ve isftar etseler o başka" diyecek kadar tevbeleri kabul edendir. Eğer bu örgüt lideri ve askerleri sadık bir tevbe ile tevbe etseler, bağışlaması bol olan Yüce Yaratıcı onları da bağışlayabilir. Zira bunun önünde hiçbir engel yoktur. Bu durumda Hizbullah İslami çizgisine gelmiş ve Müslümanların gönüllerindeki tahta tekrar oturabilir. Bekleyelim ve görelim?

YORUM EKLE