SİZ İNTİHAR EDERKEN BAŞKASINI ÖLDÜRMEYİN!...

Korona hastalığı dünyayı sarsmış durumda. Yetkililer, halkı ürkütmeme veya turist kaçırmama düşüncesiyle hastaların sayısında iskonto! yapmaya çalışsa da durum içler acısı. 
 

Siverek her konuda Türkiye’de ilklere imza atmış bir ilçedir. Örnek verirsek Sivereklilere il olma sözünü verip sözünde durmayan 14 politikacıyı mahkeme koridorlarına götürmüş bir ilçedir. Şanlıurfa işgalinde ilk kurşunu sıkanlarda Sivereklilerdir.
 

Anlayacağınız Siverek hep ilkler şehri olmuştur!.. Siverekliler Korona virüs hastalığında da birinciliği kimseye bırakmamakta kararlı görünüyor!
 

Durum vahim, önlem almayan taşıyıcılar veya taşıyıcı şüphesi olanlar toplumun içine girip diğer insanların arasına karışmakta bir sakınca görmüyor.
 

Bırakın toplumun içine karışmayı halay çekenler bile var. El-insaf, biraz olsun merhamet, insanda biraz Allah korkusu olur ya. Sağlıkçılar hastaları yaşatmak için canını tehlikeye atarken bu kadar duyarsız olmak hangi vicdana sığar ki? 
 

Siverek korona virüs konusunda kırmızı alarm veriyor. Sağlık Bakanlığının yayınladığı haritaya baktığınızda Siverek kentinin merkezinin tamamı kırmızı. Bazı kaynaklar, karantina uygulanan meskenlerin sayısını binlerle ifade ediyor.
 

Siverek’te sağlıkçılar yalnızlık çekiyor. Yalnız bırakılmışlar, bunu kafadan söylemiyorum. Bu kadar karantinalı alanı denetlemek kolay değil. Burada iş vatandaşa düşüyor, korona virüs testi pozitif çıkanlar ya da teması olanlar karantina tedbirlerine uyarak hem kendi sağlıklarını hem de toplumun sağlığına katkı sunmuş olur.
Ama maalesef ne yazık ki Siverek toplumunda bir duyarsızlık var.

 

Kullanılmış maskeler gelişi güzel caddelere atılıyor. Maskesiz ve sosyal mesafeyi hiçe sayan sohbetlere devam ediyoruz.
 

Bazılarımız bununla kalmıyor. Bakın bir sağlıkçının anlattığı ibretlik bir olay, “Vatandaşımızın testi pozitif çıkmış. Evde 14 günlük karantinaya tabi tutulmuş. Sağlıkçılar kendisini kontrol etmek için ararken o dışarı çıkmış. Dışarı çıkmakla kalmamış kahvede okey oynarken kendisini arayan sağlıkçıya şöyle demiş, ‘Ma baba dışarı da çıkmayak, hapis mi kalak?’ 
 

Ben şahsen bu sağlıkçının yerinde olsam, “Ma baba Allah belanı versin!.. Sen intihar ederken başkalarını neden öldürüyorsun?” derdim.
 

Siverek adeta korna virüsle dalga geçip Azrail’e meydan okuyor. Ben olsam biraz akıllı olurum zira Azrail’in hiç şakası yok!..
 

Ne yazsam, nasıl bağırsam, sesimi insanlara duyursam diye geceleri uyku gözüme girmiyor, ama nafile! 
Yaşanan son olay Sivereklilerin ilginç insanlar olduğunu bana gösterdi. Bir gurup hastane bahçesinde düğün alayıyla birlikte halaya durmuşlar!

 

Tüm yaşananlara karşın, haykırarak söylüyorum: “İntihar ederken yalnız ölün! Başkasını da kendinizle öldürmeyin…”

YORUM EKLE