TÜRKİYE BAĞIMSIZLIĞINA KOŞARKEN

Ortadoğu’da Müslüman Ülkelerin başında bulunan liderler için üzülerek söylemek istiyorum ki onlar birer uşaktır. Efendileri ABD, İsrail, İngiltere olmaktadır. Ortadoğu’da Müslüman Ülkeleri bu duruma ve bugüne nasıl geldi. Osmanlı İmparatorluğun yıkılmasıyla birlikte, Müslümanları bir arada tutan acı ve sevinçlerini paylaşmaya sağlayan İslam diniydi. Müslüman toplumların İslam diniyle olan bağının zayıflanmasıyla din yerine kavmiyetçilik ve menfaatler ön plana alındı. Diğer taraftan timsah gibi ağzını açmış İslam düşmanları Müslümanların birer küçük lokma haline getirme çalışmaları sürmektedir. Müslümanlar içine yerleştirdikleri ajanlarıyla, Müslüman toplumları birbirine düşman ettiler. Kurdukları planlarını uygulamaya koydular ve Müslüman ülkelerini kendilerine bağlı hale getirdiler, kimi ülkede siyasi kadroya destek vermek suretiyle, kimilerini de darbeyle iktidara gelmesini sağladılar ve kendilerine bağlı hale getirdiler. Bununla kalmayarak emirlerini yerine getirecek, uşakların atamasını gerçekleştirerek kendilerine hizmet edecek kadroyu getirdiler. Bunları yapmadan önce Müslüman ülkeler arasında ajanlarıyla İslam bağını zayıflatarak onları birbirine düşman ettikten sonra sırasıyla, istediği ülkenin yeraltı ve yer üstü zenginliklerini işletmeye başladılar. Bugün Afrika ülkeleri hala Fransız devletine vergi ödemektedir. Müslümanların zenginlikleriyle bunlar ayakta durmakta ve süper ülke olmaktadırlar. Bunu düne kadar Türkiye’de yaşadı. Ama bu 20 yıl civarında Türkiye içerde ve dışarda yaptığı çalışmalarla İstihbarat örgütünü millileştirdi. Onun için İsrail yetmiş milletvekili bu durumu protesto ettiler. Düşünün kendi istihbaratımı düzene koyuyoruz. Buna dış güçler müdahale ediyor. Onlar biliyorlar ki bir ülkenin bağımsızlık için atılacak adımlardan belki en önemlisi istihbaratın millileştirilmesidir.

Türkiye bugünkü duruma kolay bir şekilde gelmedi. Bedeller ödeyerek geldi. Parlamenter sistemle bu şekilde bağımsızlığa koşamazdık. Güçlü bir lider ve arkasında halk desteğiyle tüm bu badireleri atlayarak bura geldik. Her şey bitti mi hayır bizim için yeni başlıyor. Üst akıl ülkemizin bağımsızlık ve özgürlüğünü tekrar elinde almak ve diğer Müslüman ülkelerine örnek teşkil etmemesi için her yola başvuracaklardır.

Yakın tarihe baktığımızdan ayna gibi karşımıza çıkmaktadır. Şöyle bir hatırlatalım. Türkiye enerjisini içerde tüketilmemesi için iç barışın sağlanması amacıyla “Barış süreci “başlatıldı. Hemen içerde ve dışarda uşaklarını harekete geçirdiler. Oslo ifşa edilmesi, Başbakanın makamına böcek konulması, bunlar hepsi Türkiye’nin başlatıldığı barış sürecinin engellenmesidir. Muhalefeti de kullandılar. Nasıl teröristle görüşme yapılır diye baskı kurmaya çalıştılar. Eğer iş barış sağlanacaksa teröristle görüşür tezi muhalefet savunamadı. Karşı çıktı. Bu fikirde

ebetteki ABD veya üst aklın askerleri olan Fetö örgütün işiydi. Daha sonra peş peşe planlarını uyguladılar. Türkiye’nin güçlü olmaması ve bağımsızlığına kavuşmaması için ardında “gezi park olayları” hendek olayları buradaki gaye Türkiye’nin 81 vilayetinde kent savaşları başlatarak daha sonra el koymaktı. Bu hayalleri de suya düştü. Bununla da yetinmediler. Suriye savaşını Türkiye’yi zorla soktular. Fetöcülerin marifetiyle Rusya uçağını düşürerek Türkiye’yi buradan tuzağa çekmek istediler. Buradan da istediğini alamayınca, resmen Türkiye karşı terör örgütleri olan DAİŞ, PKK, PYD ve FETÖ terör örgütleri üzerinde velayet savaşları başlatırdılar. Türkiye’nin kararlılığı ve cesur adımları neticesinde bunların hepsini de boşa çıkardı.

Baykuşlar gibi bu defa da Libya’ya yı karıştırdılar Libya’nın zenginliklerine konmak için kendilerine Mısır’daki Sisi gibi bir uşak buldular. Uşağa tüm desteklerini verdiler. Mevcut hükümeti zor durumda bıraktılar. Mevcut hükümetin tek yardım isteyecek devlet Türkiye vardı. Türkiye’den yardım isteyince Türkiye tüm zorluklarına rağmen kardeşlerinin yardımına koştular. Baykuşlara oradan da ekmek kalmadı. Bu sefer Doğu Akdeniz’de zorla ayakta kalan Yunanistan’a destek sözü vererek Türkiye karşı dolduruşa getirdiler. Gaye Türkiye’nin yükselen çıtasını durdurmak tekrar kendine muhtaç etme planlarıdır.

Türkiye’nin tüm olumsuzluklara karşı muhtaç olduğu iki husus var biri Tarihten gelen İslam dinine sarılarak, bayraktarlık yaparak Müslümanların gönüllerini fethe etmek, ikincisi de Ülkede adaleti tesis ederek tüm halkı arkasına almaktır. Kısacası; Sırtını hakka dayanarak ve halktan da destek almak suretiyle tüm bu keferelerinin karşısında dik duracaktır. Rabbim bu necip millete yardım etsin

YORUM EKLE