Kimse Kendini Kürtlerin Tek Temsilcisi Olarak Görmesin

Hür Dava Partisi Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, Siverek'te partisinin 1.olağan kongresine katılarak, Türkiye'nin yoğun bir gündemi olduğunu belirterek, çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Kimse Kendini Kürtlerin Tek Temsilcisi Olarak Görmesin
Hür Dava Partisi Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, Siverek'te partisinin 1.olağan kongresine katılarak, Türkiye'nin yoğun bir gündemi olduğunu belirterek, çarpıcı açıklamalarda bulundu.

        İlçenin Yenişehir mahallesinde bulunan Eyüp Cenap Gülpınar gençlik merkezinde yapılan kongrede partisinin 1.olağan kongresinde konuşan Genel Başkan Zekeriya Yapıcıoğlu, son dönemde partisine yönelik gerçekleştirilen saldırıları kınadıklarını ve bu tip saldırılara lanet ettiklerin belirtti. Son olarak İzmir'de partisinin ilçe başkanının aracının yakılmak istendiğini vurgulayarak, Partisi üzerinden fitne çıkarmak isteyenlerin durmadan hareket ettiklerini belirterek fitnenin ateşini Hüda-Par olarak söndüreceğiz diyerek şunları kaydetti.
       ''İşi gücü fitne olanlar, uykuda olan fitneyi uyandırmak için sürekli çaba sarf ediyorlar. Geçmişten bu yana tek tip bir Kemalist rejim ile yönetilen Türkiye bugün artık yavaş yavaş farklı görüşlerin farklı yönetimlerin bir araya gelerek bir şeylerin yapılmaya başlandığı bir ülke haline gelince bu tek tipçi rejimler kendi benimsedikleri görüşler dışında hiçbir görüşe tahammül edemedikleri için çeşitli fitneler çıkarıp nemalanmak istiyor. Hüda-Par olarak bu tip hiçbir fitneye izin vermeyeceğimiz gibi kimsenin karşısında da boğun eğmeyeceğiz. Daha geçtiğimiz gün İzmir'in bir ilçesinde İlçe Başkanımızın aracına yönelik bir yakma girişimi oldu. Bu tip saldırılar bizleri hür davamızdan vazgeçirmeyecektir'' dedi.

6-7 EKİM OLAYLARI VANDALİZMDİR

       Yapıcıoğlu konuşmasında 6-7 Ekim tarihlerinde Kurban Bayramının 3.günü Diyarbakır da gelişen olaylara değinerek, yaşananları Vandalizm olarak değerlendirerek saldırıların yaşanmasında derin hesapların olduğunu söyleyerek şunları kaydetti. ''Her defasında parti mensuplarımıza saldıran ve Kürtçülük yaptığını söyleyen zihniyet çeşitli bahanelerin arkasına saklanarak yaptıkları vahşeti kapatabilecekleri zannediyorlar. Son olarak Cizre'de kurdukları çadırlara saldırı olduğu gerekçesi ile parti mensuplarına yönelik yapılan saldırılarda 7 aylık hamile kadının bulunduğu bir evi yakmak kesinlikle çözüm olmamalıdır. Bunları yapanlar 'huzuru bozabilir miyiz' diye düşünen kötü insanlardır. Uykudaki bir fitneyi uyandırmak için uğraşanlardır. Bunu yapanların dilleri ve memleketleri farklı olabilir ama huylu huyundan vazgeçmez. İşi fitne uyandırmak olan insanlar dünyanın her yerinde görülebilir. Fitnelere karşı milletimizi uyandırmaya çalışacağız. Yıllarca milletin dinine, inancına savaş açıldı, alimleri asıldı, camiler atların ahırına çevrildi, Kur'an eğitimi yasaklandı. Milletimiz 90 yıl kan kustu, biraz biraz memleket nefes almaya çalışırken şimdi de başka tetikçiler türemeye başladı."

DİN'i BİLE DAYATMA KABUL EDİLMEZKEN İDEOLOJİ DAYATMAK NEYİN NESİ

      Benim gibi düşünmek, benim gibi yaşamak, benim gibi konuşmak zorundasın demek insanlığa karşı bir suçtur. Bu insanoğlunun, insanoğluna olan vasfının inkârıdır. Bunun hiç kimsenin yapmaya hakkı yoktur. Mükemmel din, son din, son Peygamber Hz. Muhammed (sav)'in getirdiği dindir. Din artık kemale ermiş ve kıyamete kadar korunacaktır. Bu dinin kabil vasfına rağmen hiçbir Müslüman'ın bu mükemmel dini bile kimseye dayatma hakkı yoktur. Din'de zorlama yoktur size düşen ancak tebliğ etmektir denilmektedir. Din için bu böyleyken nasıl olurda birileri çıkıp siyaseten bir şey söyler ve siyaseten hepiniz bunun arkasında gitmek zorundasınız der sen ki benim gibi beşersin, sen ki acıkan, susayan ve uyumak zorunda kalan bir insansın öleceksin toprağa karışacaksın. Buna rağmen nasıl olurda din de bile kabul edilmeyeni sen ideoloji olarak zorla kabul ettirmeye çalışacaksın ve kabul etmeyenleri ise öldürecek veya hain ilan edeceksin. Bu barbarlıktır, vahşetliktir. Bu insanlığa karşı işlenmiş bir suçtur.

      16 yaşındaki Yasin Börü'nün suçu ne, ne yapmıştı acaba insanlığa karşı soruyorum sizlere. Yasin Börü'nün bir duruşu, bir düşüncesi, bir fikri dışında hiçbir şeyi yoktu. Memleket adına, millet adına hareket ettiğini söyleyenler 16 yaşındaki gencecik çocuğu önce kurşunlayacak, sonra bıçaklanacak, balkondan aşağı atlanacak, yetmedi üzerine benzin dökülüp yakılacak. Daha beteri ise bu vahşet yaşanırken kendileri de anne olan birileri bunu bir sevinç gösterisine getirecek ve zılgıtlar, sevinç çığlıkları atacak. Neyin zaferidir bu anlamıyorum. Kurban keserken bile kurbanlık koyunu daha fazla incitmemek için acaba nasıl keserim diye düşünürken nasıl oluyor da böyle bir vahşet karşısında zılgıt atılıyor aklım almıyor. Bizim hepimizin oturup bunu düşünmesi gerekiyor.

       Kürtler bu değil, Kürtler alim, gayret ehlidir, insanlık ehlidir, merhamet ehli insanlardır. Bakınız Kürtlerin daha azınlıkta yaşadığı yerlerde bile alim Kürtlere rastlamanız mümkündür. Pek çok alim ve şeyh oralarda faaliyet gösteriyor. Bu kadar çok alim yetiştiren kavmin torunları nasıl bu hale geldiler.
       Sınırın öte tarafında IŞİD denen yapı ile bir savaşınız olabilir. Ama Türkiye'de bu yapı ile ilgili insanlara iftira atacaksınız ve vahşice katledeceksiniz. İş işten geçti olan oldu ellinin üzerinde can kaybı yaşanacak ve en yetkilileriniz çıkıp Huda-Par'ın bu yapı ile alakası yok diyeceksiniz.


ÇÖZÜM SÜRECİNE DAİR ENDİŞELERİMİZ VAR

       Tüm sorunun HDP'nin kendini çözüm sürecinde tek muhatap olarak gördüğünden kaynaklandığını belirten Yapıcıoğlu Bülent Arınç'ın tek muhatap HDP değildir açıklamasının ardından partimize yönelik saldırılar artmıştır diyerek şunları kaydetti. '' Bülent Arınç'ın Partimizin genel merkezi ziyaret ederek Kürt sorunun çözümünde tek muhatap HDP değildir açıklamasını sindiremeyenler sokaklarda çözüm arayışına girmişlerdir. Daha en başından çözüm sürecinin yeterince şeffaf olmadığını söylüyoruz gelinen noktada ne gibi sözlerin verildiğini bile bilmiyoruz.
Çözüm sürecinde Kürtleri temsil eden sadece HDP değildir. Bunların dışında kürlteri temsil eden siyasi partiler ve dernekler vardır. Bunları hiç kimse inkar edemez'' dedi.

      Hüda-Par Siverek İlçe kongresine Siverek'te bulunan çeşitli Sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve siyasi parti temsilcileri de katıldı. Tek listeyle gidilen kongrede Ahmet İdem ilçe başkanlığa seçildi.




Haber: Abdullah Hakan Lale
Güncelleme Tarihi: 04 Ekim 2018, 14:04
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER