Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Yozgat Milletvekili Sadir Durmaz,"Çiftçilerimizin ziraat bankası ve tarım kredi kooperatiflerine olan borçlarının %3 faizle bir yıl süreyle ertelenmesi, günü kurtarmaktan başka bir anlam taşımamakta, üstelik özel bankalara olan borçlar da değerlendirme dışı bırakılmaktadır."dedi.
DURMAZ'IN AÇIKLAMALARI ŞU ŞEKİLDE:
Tarım ve gıda üretiminin insanlık için taşıdığı önem, her geçen gün yaşanan sıkıntılarla, daha çok hissedilmektedir.
Dünyanın önde gelen bilim adamları ile ilgili kurum ve kuruluşlarının iklim değişiklikleri ve çölleşme konularındaki açıklamaları, herkesi endişeye sevk edecek boyutlara ulaşmıştır.
Ülkemizi ve insanımızı tehdit eden bu konularda 12 yıldır iş başında olan AKP hükumetinin hiçbir hazırlığı olmadığı gibi, tarımı ve çiftçimizi yokluğa yoksulluğa mahkum etmiştir.
AKP iktidarı döneminde ihmal edilen ve tutarlı politikalarla desteklenmeyen çiftçimiz üretimden vazgeçme noktasına gelmiş, yaklaşık 3,5 milyon hektar alan üretim dışı kalmıştır.
Dünyanın en pahalı mazotunu, gübresini kullanarak çok zor şartlar altında üretim yapmak durumunda kalan çiftçimizin borcu son 12 yılda katlanarak 30 milyar lirayı geçmiştir.
Çiftçilerimiz ödeyemedikleri borçları dolayısıyla hapis ve haciz kıskacındadır, zaten çok zor şartlarda üretim yapmaya çalışan çiftçimiz,2013 üretim döneminin başladığı ekim ayından, 2014 Nisan ayına kadar yaşanan aşırı kuraklık, Mart 2014 sonunda gerçekleşen don olayı ve son olarak 30-31 Mayıs tarihlerinde meydana gelen dolu yağışı sonucunda ciddi zararlara uğramıştır. Kuraklık, don ve dolu afetleri sonucunda buğdayda rekolte kaybının yüzde 20, sebze ve meyvelerde ise yüzde 30-40 seviyesinde olacağı öngörülmektedir.
Yaşanan bu ciddi zararlar ve kayıpları telafi edecek, çiftçimizin gönlünü ferahlatacak hiçbir tedbir geliştirilememiştir. Gelişmiş ülkeler iklim değişikliklerinin etkilerini en aza indirecek tedbirler üzerinde değerlendirmeler yaparken, 12 yıldır iş başında olan AKP hükümeti, afet yönetimi konusunda bir kez daha sınıfta kalmıştır.
Yaşanan bu ciddi zararlar ve kayıpları telafi edecek, çiftçimizin gönlünü ferahlatacak hiçbir tedbir geliştirilememiştir. Gelişmiş ülkeler iklim değişikliklerinin etkilerini en aza indirecek tedbirler üzerinde değerlendirmeler yaparken, 12 yıldır iş başında olan AKP hükümeti, afet yönetimi konusunda bir kez daha sınıfta kalmıştır.
Çiftçilerimizin ziraat bankası ve tarım kredi kooperatiflerine olan borçlarının %3 faizle bir yıl süreyle ertelenmesi, günü kurtarmaktan başka bir anlam taşımamakta, üstelik özel bankalara olan borçlar da değerlendirme dışı bırakılmaktadır. Tarımsal kredilerin ertelenmesi, düşük faizli kredi kullanmış olmak ve sigorta yaptırmış olmak şartlarına bağlanmıştır.
Ürününü sigorta ettirmiş olanların zararları sigorta şirketlerince karşılanacağından, esas itibariyle ürünü sigortalı olmayan ve zarar gören üreticiler borç ertelemesinden yararlandırılmamaktadır.
Sigorta teşvikinin yeterli olmaması, verasete iştirak ve kiracılık usulü ile arazi işleyen üreticilerin sigorta yaptırmadaki hukuki ve idari engeller, 2007 yılından bu yana, tarımda, toplam sigortacılık oranın %20'ye ulaşamamasını açıklayan en önemli faktörlerdir.
Ürününü sigorta ettirmiş olanların zararları sigorta şirketlerince karşılanacağından, esas itibariyle ürünü sigortalı olmayan ve zarar gören üreticiler borç ertelemesinden yararlandırılmamaktadır.
Sigorta teşvikinin yeterli olmaması, verasete iştirak ve kiracılık usulü ile arazi işleyen üreticilerin sigorta yaptırmadaki hukuki ve idari engeller, 2007 yılından bu yana, tarımda, toplam sigortacılık oranın %20'ye ulaşamamasını açıklayan en önemli faktörlerdir.
12 yıldır çiftçinin cebinden elini çekmeyen AKP, çiftçiyle alakalı düzenlemelerin hepsine çeşitli çekinceler ve şartlar koymaktadır. Hatırlanacağı üzere 9 Mart 2014 tarihinde çıkarılan kararnamede de, tarımsal sulamaya ilişkin elektrik borcu bulunan çiftçilere, bu borçlarını ödeyinceye kadar 2014 yılında yapılması gereken tarımsal destekleme ödemelerinin yapılmayacağını kayıt altına almıştır.
Söz konusu bakanlar kurulu kararı derhal iptal edilmeli, prim desteği ve diğer destek ödemeleri üzerindeki bütün yasal kesintiler kaldırılmalı, Türk çiftçisinin dünya ile rekabet etmesi için Tarım sektörü en az AB ve ABD çiftçileri kadar desteklenmelidir. Girdi fiyatlarını diğer ülkelerle rekabet edebilecek düzeye indirecek destekler verilmelidir. Çiftçimize her türlü engeli çıkartan AKP, söz konusu, havuzda palazlanan ve millete hakaret eden haramzade müteahhitler olunca, cumhuriyet tarihinin en kapsamlı vergi ve sigorta primi affını çıkarmaya hazırlanmaktadır. Unutulmamalıdır ki çiftçimiz rahata kavuşmazsa Türkiye istikrar bulmayacaktır.
Söz konusu bakanlar kurulu kararı derhal iptal edilmeli, prim desteği ve diğer destek ödemeleri üzerindeki bütün yasal kesintiler kaldırılmalı, Türk çiftçisinin dünya ile rekabet etmesi için Tarım sektörü en az AB ve ABD çiftçileri kadar desteklenmelidir. Girdi fiyatlarını diğer ülkelerle rekabet edebilecek düzeye indirecek destekler verilmelidir. Çiftçimize her türlü engeli çıkartan AKP, söz konusu, havuzda palazlanan ve millete hakaret eden haramzade müteahhitler olunca, cumhuriyet tarihinin en kapsamlı vergi ve sigorta primi affını çıkarmaya hazırlanmaktadır. Unutulmamalıdır ki çiftçimiz rahata kavuşmazsa Türkiye istikrar bulmayacaktır.
AKP hükumeti hazırladığı af tasarısında mutlaka çiftçilerimizi dikkate almalı, çiftçi borçlarının faizlerini silerek ana parayı uzun vadeye yaymalı ve çiftçilerimize nefes aldırmalıdır.
12 yıldır çiftçimize hakaret eden, canından bezdiren, tarlasına gidemez hale getiren AKP'nin bizzat kendisi çiftçimiz için en büyük afet olmuştur.
Milliyetçi hareket partisi olarak çiftçilerimizin her zaman yanında olacağız. Onların tercümanı olmaya, sorunlarına çözüm bulmaya ısrarla devam edeceğiz.
Güncelleme Tarihi: 04 Ekim 2018, 14:04
12 yıldır çiftçimize hakaret eden, canından bezdiren, tarlasına gidemez hale getiren AKP'nin bizzat kendisi çiftçimiz için en büyük afet olmuştur.
Milliyetçi hareket partisi olarak çiftçilerimizin her zaman yanında olacağız. Onların tercümanı olmaya, sorunlarına çözüm bulmaya ısrarla devam edeceğiz.
